29 Ocak 2010

KADIN BÜYÜSÜ KADAR HABİS...









“kadın büyüsü kadar habis.”

İnsanı iliklerine kadar donduruyor değil mi? Bu sadece bir romandan ufacık bir alıntı elbet ama şu büyü işi sanıyorum tüm kadınların inanılmaz ilgisini çekiyor. inansalarda inanmasalarda… Ya da inanmıyorum deseler de.


ADI KİRKE OLUNCA BLOG'UN BU KONUDAKİ YAZILARI DA PAYLAŞMAK GEREKİYOR..YARI ŞAKA YARI CİDDİ...BÜYÜ VARMIDIR..BİLMİYORUZ DİYELİM AMA ENERJİ ÇOK ŞEYİN YANITIDIR...

Bendeniz ezoterik bilgilere karşı duyduğum aile kalıntısı ilgi nedeniyle olacak bu konularda pek bir meraklıyım. Anneannemin kız kardeşleri ki ben onlara bizim ailenin ahududuları diyorum pek bir erenlerden di. El vermiş olacaklar efendim bir nesil atlayarak ben bu işlere pek ilgi duyar oldum. Sanmayın büyü yapıyorum. Benim ilgim daha çok bu işin bilgi yönüyle. Ama bu işin içinde bir iş olduğuna inanan bir yanım var. Enerjiye ve enerjinin yapabileceklerine inanan herkes bence bu konuya bir parçada olsa şüpheyle bakmalı diye düşünüyorum. Bu yazıya da bence biraz ciddi yarı şaka bakılmalı. Varlığına dokunamadığımız her şey hem var yok değil mi?

Ben sözün en etkili büyü olduğuna inanlardanım…
“yazmak yapmaktır” der eski bir mısır sözünde. Kadim kültürlerin tamamında bu büyü işi çokça önemsenmiştir. Korunmak için, baht açmak için. Büyücülüğün silahı büyülemedir, etkileme ve telkindir. Kuramsal olarak etki ve duygu (sevgi, nefret) dozu güçlü olan bir enerjinin belirli nesneler, formüller kullanarak transferidir. Büyünün ahlaki ya da dini yanını burada tartışmak çok uzun olur elbet. Dinen kabul edilemez olsa da yüzyıllardır yapıldığı bir gerçek hatta birçok kişini bu konuda kendine dini destek aramaya çalıştığı da. Ve hatta birçok büyünün yapılırken dini malzeme olarak kullandığı da. Kimi insanların bir takım farklı hisler taşıdığına içlerinden gelen bazı sesleri diğerlerinden fazlaca duyduklarına inanıyorum kendi adıma…

Büyü, kötü usullere başvurarak bir insanın iradesini elinden almak istemektir. Çeşitli yollarla, usulleri kötüye kullanarak bir insanı yönetim altına almaya, ona istenilenleri yaptırmaya çalışmaktır. Büyü ile insanı istemediği şeylere zorlamak, ona istemediği hareketleri yaptırmak kabil değildir. Ancak yüzyıllardır denenmektedir… Hatta başarılı olunduğuna inanılmaktadır.Büyücülük, her şeyden önce, dine ve inanca kesin şekilde karşıt olan, batıl inançlara dayalı bir büyüsel işlem toplamıdır. Reçeteler, formüllere dayanan, bunlara değişik anlamlar yükleyen bir uygulamadır. İşte bu noktada şöyle düşünüyorum kimler gidip yarasa kanatları arar, elinde tahta kaşıklarla mezarlıklarda dolaşır anlamıyorum. Ve yapan varsa da vallahi en içten duygularımla tebrik ediyorum.

Şu anadan babadan kalma kurşun dökmeler, tılsımlara filan biraz daha inanasım geliyorsa da bir yanım bunlar telkin diyor. Yine de insanların bu işlere ne paralar yatırdığını her duyduğumda şu işlere soyunasım gelmiyor değil…

Şu büyü reçeteleri pek bir karışık kim yapar bilmem ama buraya birkaç
büyü formülü yazmazsam büyüye ayıp olacak.

Öncelikle dikkat edin efendim
üç çeşit büyü var çünkü ak büyü, kara büyü ve de kırmızı büyü. Ak Büyünün amacı şifadır, destektir. Yorumlara göre örneğin, aşk büyüsü de bu kategoriye girer ama aslında bu bir çeşit zorlamadır.
Ak Büyü ile Kara Büyü arasındaki farklılıklar sadece niyet, amaç ve formüllerle belli olmuyor; kullanılan malzemelerde farklıdır.
Ak Büyüde ateş, altın, ayçiçeği, cıva, elma, elmas, fasulye, fildişi, gümüş, horoz, inci, incir, kurşun, kuşkonmaz, portakal, sarımsak, su, süt, sirke, tavuk, tuz, yumurta, zeytinyağı kullanıldığı gibi, Kara Büyüde ceset parçaları, idrar, kan, karga, kedi (kara), kurbağa, kurt kanı, timsah dişleri, toprak (mezarlıktan), tüy (kara tüy) yarasa (gözleri ve kanı) kullanılmaktadır. Amacı kötülüktür, zarar vermektir ve cinayete, ölüme kadar gidebilir. Ak Büyücünün tersine Kara Büyücü özverici değil, kibirli ve fırsatçıdır, maddiyata bağlıdır. Kırmızı Büyü olumsuz amaç ve niyetleri, uygulamaları ile Kara Büyünün bir çeşidi yandaşıdır. Belki de en gerçek ve bu yüzden en tehlikeli büyüdür. Şeytan'ın, kötü ruhların büyüsüdür ve işlemlerinde ayinlerinde kaz kullanır, kurban keser bunları bilmenin ne faydası olur bilmem ama şuraya birkaç büyüde yazmak lazım elbet; bu büyüleri ben yazıyorum sanmayın... Alıntıdır hepsi… Yoksa evde oturup büyü yazmıyorum elbet. Denemeye gelince siz bilirsiniz çarpılmayın da
Ayırma Büyüleri Sabun ve SaçSabun ve saçla yapılan bu büyü öldürücüdür. Büyü yapılmak istenen kimsenin saçından birkaç tel alınır. Hiç kullanılmamış bir kalıp sabuna sarılır. Sabuna kır bir iğne batırılır ve belirli bir dua okunur. Sonra bu sabun kör bir kuyuya atılır. Sabun orda eridikçe büyü yapılan kişi de evinde erimeye başlar ve yatağa düşer.
Kaşık Büyüsü İki sevgiliyi, eşi ya da kardeşi ayırmak için yapılan bir büyüdür. İki tahta kaşığa, ayırmak istenilen kişilerin isimleri yazılır ve kaşıklar arka arkaya getirilir. Yeni ölmüş birinin mezarı açılarak kefeninden bir parça yırtılır ve kaşıklara sarılır. Belirli bir dua okunur ve kaşıklar başka bir mezara gömülür. Ayrılması istenen kişiler o andan itibaren birbirleri için adeta ölü gibidirler. Yaşadıkları sürece bir daha yüz yüze gelemezler.
Domuz Yağı Eşleri ayırmak için çok kullanılan şeylerden biri de domuz yağıdır. Büyüyü yapacak olan kimse bir parça domuz yağını alır, koynuna sokar. Sonra bir kiliseye giderek rahipten kendisini okumasını ister. Rahip bu isteği kabul ederek o kimseyi okursa maksat gerçekleşir. O insan okunurken koynunda gizli domuz yağı da okunmuş olur. Bu okunmuş domuz yağını çiftin yattığı yatağa koyarsa, o zaman karı koca birbirini domuz gibi görmeye başlar, birbirinden nefret ederler. Büyüyü yapan kişi, eğer yatağa koyamıyorsa, sokak kapısına sürer, bu da tartışma ve kavgalara yol açar.

Kısmet Açmak İçin Yapılan Büyüler
Pamuk Çekirdeği Üç pamuk çekirdeğinin üstüne birer defa tuncina duası okunur. Sonra kızla evlenmesi istenen erkeğin ismi söylenir ve çekirdekler adamın kapısının eşiğine gömülür. Kısa süre sonra erkeğin kızla evlendiği söylenir.
Kurşun Bir levha kurşunun üzerine istenen kimsenin ve annesinin adları yazılır. Sonra tuncina duasının baş kısmı yazılarak ateşe atılır. Kurşunu atarken de 'Bu kurşun nasıl erirse… Benim için öyle erisin bana gelsin!' denir. Kurşun eridiğinde o kişinin dayanamayarak geldiği söylenir.Saygı İçinSevdirmek için bu büyüden de yararlanılır. Böylece kendisini sevmeyen, beğenmeyen birini bile kolaylıkla bağlar. Bu büyü yapıldığı zaman büyülenen kimse deli gibi âşık olur. Büyü yapanı görmediği zamanlar kederinden ölecek hale gelir.
Pek çok çeşit muhabbet büyüsü vardır. Büyülenen bir yiyeceği istenen kimseye yedirmek veya okunmuş çiçeği koklatmak yeterlidir.
At Nalı Eski bir at nalının üzerine sevmesi istenilen kişinin adı ve Ayetülkürsü suresi yazılır. Küllü bir ateşin dibine nal yerleştirilir, yalnız bu ateş hiç sönmeyecektir. Ancak ateş yandığı sürece o kişinin aşkı devam edecektir.
Biber Bir top kırmızıbiberin çekirdekleri çıkarılarak kırkbir tanesi ayrılır diğerleri atılır. Her çekirdeğe bir Yasin suresi okunur ve bu çekirdekler tekrar biberin içine doldurulur. Biber ateşe atılırken de 'Bu biber nasıl yanarsa… Benim için öyle yansın bana gelsin' denilir. Yedi gün süreyle bunu tekrarlamak gerekir.
Şeker Bir şeker veya tatlı üzerine kırkbir adet Bismillahirrahmanirrahim okunur ve sevilen kimseye yedirilir. O kimse o andan itibaren neşe, huzur ve sevgi duyar. Aslında diğer büyülerle karıştırmamak gerekir. Bu iş iyi niyetle yapılırsa bir zararı yoktur. Çünkü tatlı yiyen kimsede sadece huzur ve mutluluk olur. Bunun etkisi de uzun süreli değildir.
İncir Taze bir incirin üstüne Ya Bedduh, Ya Kısmet, Ya Muhabbet sözleri bin kere okunur ve sonra sevilen kimseye yedirilir. Böylece o kimse âşık olur ve kalbiyle bağlanır bir daha da ayrılmayı istemez.
Koca Bulma
Duvak Teli Bir kızın kısmetinin açılması için, gerdek gecesi yeni gelinin duvağından bir tel koparıp onunla büyü yapılırmış. Duvaktan alınan tel üç gün içinde cinciye götürülür. Cinci telin üstüne üç düğüm vurur, uçlarını boş bırakır. Her düğümün üzerine büyü yaptıranın adını yedi kez söyleyip üfler. Kızın saçından üç tel saç alır, onları da duvak teliyle birbirine dolaştırır, sarar, yediye bükerek bağlar. Üç gün günde yetmiş kez, euzubillah der, yere tükürür. Üçüncü günün bitiminde telleri üç kat muşambaya, muşambayı yeşil yamaya sarar, otuz üç dikişle diker, her dikiş vuruşunda büyü yaptıranın adını söyler, fatih'i-kısmet der. Kız yapılan muskayı, göğüs arasına ya da koynuna asar. Kırk gün içinde isteyeni çıkar. Bunu yalnız yaptıranla cinci hoca bilmelidir. Başkaları duyarsa büyü bozulur.

Siz inanır mısınız bilmem ya da bunları ciddiye alır mısınız? Ben yazdım ama pek de inandım diyemem. İnancım o ki tüm bu çabalar insanoğlunun kaderinin yazılmışlığına duyduğu tepki, yaşamı değiştirme isteğidir. İnanan bir yürek başına gelenlerin kendisi için iyi ve öğretici yanlarını bulmaya çalışır. O nedenle büyüye, fala bel bağlayarak yaşamak yaşımın doğal akışını çevirmeye çalışmak beyhudedir. Asıl olan istemektir.


Yürekten isteyin, hak ediyorsanız ve layıksanız olacaktır. İyisi de kötüsü de.
Yani bir şeyler dilerken dikkatli olun. Gerçekleşebilir…